Yunan Mitolojisi Kahramanları
Yunan mitolojisi, antik Yunan kültürünün dini inanışlarını, efsanelerini ve hikâyelerini kapsayan zengin bir mitolojik sistemdir. Bu mitoloji, tanrıların, tanrıçaların, kahramanların ve çeşitli mitolojik yaratıkların hikayelerini içerir.
Başlıca tanrılar arasında, gökyüzünün ve tanrıların kralı Zeus; denizlerin tanrısı Poseidon; yeraltı dünyasının tanrısı Hades; savaş tanrıçası Athena; aşk ve güzellik tanrıçası Afrodit; ateş ve demirciliğin tanrısı Hephaistos; haberci tanrı Hermes; savaş tanrısı Ares ve av tanrıçası Artemis bulunur.
Yunan mitolojisi, Homeros’un “İlyada” ve “Odysseia” gibi destanlarıyla, Hesiodos’un “Theogonia” ve “İşler ve Günler” adlı eserlerinde geniş yer bulur. İşler ve Günler eserinde Prometheus ile Pandora’nın Hikâyesi de anlatılmaktadır. Bu hikâyeler, Yunan toplumunun dünya görüşünü, ahlaki değerlerini ve kültürel normlarını şekillendirmiştir. Ayrıca, Yunan mitolojisi Batı sanatına, edebiyatına ve felsefesine büyük etkisi ve bu alanlarda sayısız eserin ilham kaynağı olmuştur.
Yunan mitolojisi, Antik Yunan’da doğa olaylarını, evrenin yaratılışını ve insan yaşamının anlamını açıklamak için oluşturulmuş zengin bir anlatılar bütünüdür. Tanrılar, tanrıçalar, kahramanlar ve fantastik yaratıkların başrolde olduğu bu mitler, hem destansı savaşları hem de gündelik yaşamın zorluklarını konu almaktadır. Olimpos Dağı’nda hüküm süren Zeus, bilgelik tanrıçası Athena, denizlerin hâkimi Poseidon gibi tanrılar, insanların kaderlerini etkilerken, Akhilleus, Herakles ve Odysseus gibi kahramanlar da cesaret ve zekâlarıyla ölümsüzleşmiştirler.
18 Yunan Kahramanı
- Herakles (Herkül)
- Akhilleus
- Odysseus
- Perseus
- Theseus
- Bellerophon
- Jason
- Orpheus
- Kadmos
- Atalanta
- Oidipus
- Aeneas
- Meleagros
- Ajax (Aias)
- Diomedes
- Patroklos
- Philoctetes
- Hector
Kısa Açıklamalarıyla Yunan Kahramanları
Herakles (Herkül)
Herakles (Herkül), Yunan mitolojisinin en ünlü kahramanlarından biridir. Roma mitolojisinde ise ismi Herkül’dür. Zeus ile Miken Kralının ölümlü kızı Alkmene’nin oğlu olarak doğan Herakles, doğuştan yarı tanrı olarak kabul edilir. Hayatı boyunca üstün fiziksel gücü ve cesaretiyle tanınan Herakles, birçok zorlu görevi yerine getirmiştir. En ünlü maceraları arasında; “Herakles’in On İki Görevi” olarak bilinen ve aralarında Nemea Aslanı‘nı öldürmek, Lerna Hydra‘sını yenmek ve Kerberos‘u yeraltı dünyasından getirmek gibi imkansız görünen görevler yer almaktadır. İşte tüm görevleri;
- Nemea Aslanı
- Hydra Ejderi
- Kyreneia Geyiği
- Erymanthos Dağındaki Yaban Domuzu
- Augias’ın Ahırlarının Temizlenmesi
- Stymphalos Gölünün Kuşları
- Girit Boğası
- Diomedes’in Atları
- Amazon Kraliçesi Hippolyta’nın Sihirli
Kemerinin Ele Geçirilmesi - Geryoneus’un Sürülerini Çalmak
- Batı Kızlarının Altın Elmaları
- Kerberos’un Ölüler
Ülkesinden Kaçırılması
Görselin kaynağına ulaşmak için tıklayınız.
Bu görevler, tanrıça Hera‘nın ona duyduğu kin ve nefret nedeniyle verilen cezalardır. Ve bu cezalar Herakles’in gücünü ve dayanıklılığını test etmiştir. Herakles, yalnızca gücüyle değil, aynı zamanda zekası ve stratejik düşünme yeteneğiyle de pek çok zorluğun üstesinden gelmiştir. Ölümünden sonra Olimpos’a kabul edilerek ölümsüzlükle ödüllendirilen Herakles, Yunan mitolojisinin en sevilen ve saygı duyulan figürlerinden biri hâline gelmiştir.
Herakles hakkında daha detaylı bilgi almak için tıklayınız.
Akhilleus (Aşil)
Akhilleus, Yunan mitolojisinin en büyük savaşçılarından biridir ve özellikle Homeros’un “İlyada Destanı“nda Truva Savaşı‘nın baş kahramanı olarak bilinir. Thetis adlı bir deniz tanrıçası ile ölümlü bir kral olan Peleus’un oğludur. Doğduğunda, annesi Thetis onu ölümsüz kılmak için Styx Nehri’ne batırmış, ancak topuğundan tuttuğu için sadece bu bölgesi kutsal suya değmemiş ve ıslanmamıştır. Bu nedenle Akhilleus’un zayıf noktası topuğudur ve “Akhilleus’un topuğu” ya da “Aşil Tendonu” deyimi buradan gelmektedir.
Görselin kaynağına ulaşmak için tıklayınız.
Yukarıda bulunan Akhillues Skyros Adasında Mozaiği Gaziantep Zeugma Mozaikleri Müzesi’nde sergilenmektedir. Mozaik hakkında bilgi almak için tıklayınız.
Truva Savaşı’ndaki cesareti ve dövüş yetenekleriyle ünlü olan Akhilleus, özellikle Hector’u öldürmesiyle ün kazanmıştır. Ancak, kaderinden kaçamayan Akhilleus, Paris’in attığı zehirli bir okla topuğundan vurularak hayatını kaybeder. Akhilleus’un öyküsü, kahramanlık, kader ve insanın kırılganlığı temalarını derinlemesine işler ve Yunan mitolojisinin en dramatik ve trajik figürlerinden biri olarak kabul edilmektedir.
Akhilleus hakkında daha detaylı bilgi almak için tıklayınız.
Odysseus
Odysseus, Yunan mitolojisinin en zeki ve kurnaz kahramanlarından biridir. Homeros’un “Odysseia” destanının baş kahramanı olan Odysseus, İthaka kralıdır ve Truva Savaşı’ndaki önemli rolüyle tanınır. Savaşta, Truva Atı fikrini ortaya atarak Yunanların zaferini sağlamıştır. Ancak, asıl ününü savaştan sonra, evine dönüş yolculuğunda yaşadığı maceralarla kazanır.
Görselin kaynağına ulaşmak için tıklayınız.
Odysseus’un yolculuğu on yıl sürer ve bu süre zarfında birçok engelle karşılaşır: insan yiyen Kikloplar, büyücü Kirke, ölümcül Sirenler ve deniz tanrısı Poseidon’un gazabı gibi. Aynı zamanda, evinde kendisini bekleyen sadık eşi Penelope ve oğlu Telemakhos da başka bir hikaye örgüsü oluşturur. Odysseus’un hikâyesi, cesaretin, zekanın ve dayanıklılığın simgesi olarak kabul edilir. Onun efsanevi yolculuğu, Yunan mitolojisinin ve edebiyatının en önemli anlatılarından biri olarak nesiller boyunca anlatılmış ve farklı yazarlar tarafından yeniden yorumlanmıştır.
Perseus
Perseus, Yunan mitolojisinin en eski ve en ünlü kahramanlarından biridir. Zeus ile Danaë’nin oğludur. Doğumu, büyükbabası Akrisios’un bir kehanet nedeniyle onu öldürme çabasına rağmen, mucizevi bir şekilde gerçekleşmiştir. Perseus’un en bilinen hikâyesi, Gorgon Medusa’yı öldürmesidir. Kral Polidektes, Perseus’tan imkansız bir görev olan Medusa’nın başını getirmesini ister.
Tanrıların yardımıyla – Athena’nın parlak kalkanı, Hermes’in kanatlı sandaletleri, Hades’in görünmezlik miğferi ve bir keskin kılıçla – Perseus, Medusa’yı öldürür ve başını keser. Medusa’nın başı, ölü bakışlarıyla taşlaştırma gücünü koruduğu için Perseus, birçok düşmanına karşı bu gücü kullanır.
Görselin kaynağına ulaşmak için tıklayınız.
Perseus’un diğer önemli maceralarından biri de Etiyopya kralı Kefalos’un kızı Andromeda’yı kurtarmasıdır. Deniz canavarı tarafından kurban edilmek üzere olan Andromeda’yı kurtarır ve onunla evlenir. Perseus’un hikâyeleri, kahramanlık, cesaret ve tanrısal müdahale temalarını işler ve Yunan mitolojisinin en güçlü ve etkileyici figürlerinden biri olarak kabul edilir. Ayrıca, Perseus’un soyundan gelenler arasında ünlü kahraman Herakles’de bulunmaktadır.
Theseus
Theseus, Yunan kahramanları arasında önemlidir. Atina’nın efsanevi kralı olan Theseus, Atina kralı Aigeus ile Aithra’nın oğludur. Doğumu ve gençliği çeşitli mucizelerle doludur; babasının kim olduğunu öğrenmek ve onun tarafından bırakılan kılıcı ile sandaletleri bulmak için büyük bir yolculuğa çıkar. Bu yolculuk sırasında birçok canavarı ve haydutu yener, en ünlüsü olan Prokrustes, Sinis ve Skiron gibi tehlikeli düşmanlarla savaşır.
Theseus’un en ünlü macerası, Girit’teki Minotor‘u öldürmesidir. Atina’nın gençleri, Girit kralı Minos tarafından her yıl Labirent’e hapsedilerek Minotor’a kurban edilmek zorundaydı. Theseus, bu geleneği sona erdirmek için gönüllü olur. Minos’un kızı Ariadne’nin yardımıyla, Labirent’in içinden çıkabilmesi için ona bir iplik verilir. Theseus, Minotor’u öldürür ve ipliği takip ederek Labirent’ten çıkar.
Bu hikâyenin öncesini ve Minotor macerasını okumak için tıklayınız.
Görselin kaynağına ulaşmak için tıklayınız.
Theseus ayrıca Atina’nın siyasal ve sosyal düzenini kurmuş, birçok reform gerçekleştirmiş ve Atina’yı önemli bir şehir devleti hâline getirmiştir. Ancak, yaşamı trajediyle de doludur; sevgilisi Ariadne’yi Naksos adasında terk eder, oğlu Hippolytos’un trajik ölümüne tanık olur ve sonunda kendi halkı tarafından ihanete uğrar. Theseus’un hikâyesi, kahramanlık, cesaret, fedakarlık temalarını içerir ama trajik kaderinden kaçamaz. Yunan mitolojisinin en zengin ve karmaşık anlatılarından biri olarak da kabul edilir. Theseus’un hikâyesinin farklı bir perspektiften anlatıldığı Atlantis dizisini izlemenizi öneririm.
Bellerophon
Bellerophon, Yunan kahramanları arasında pek bilinmese de önemlidir. Özellikle kanatlı at Pegasus ile olan maceralarıyla tanınır. Korinth kralı Glaukos’un oğlu ve Poseidon‘un torunu olan Bellerophon, genç yaşta büyük kahramanlıklar göstermiştir. En ünlü destanı, üç başlı canavar Chimera’yı yenmesidir. Chimera, aslan başlı, keçi gövdeli ve yılan kuyruklu korkunç bir yaratıktır ve Lycia bölgesini kasıp kavuruyordur. Ta ki Bellerophon ile karşılaşana kadar;
Bellerophon, Pegasus’u yakalayarak Chimera’yı alt etmek için tanrıların yardımıyla yola çıkar. Tanrıça Athena, ona Pegasus’u nasıl ehlileştireceğini öğretir ve ona altın bir gem verir. Pegasus ile birlikte gökyüzünde uçarak Chimera’yı bulur ve onu yenmeyi başarır. Bu zaferi ona büyük ün kazandırır.
Görselin kaynağına ulaşmak için tıklayınız.
Ancak Bellerophon’un hayatı trajik bir dönemeç alır. Lycia kralı Proteus’un karısı Stheneboea, Bellerophon’a aşık olur, ancak reddedilince ona iftira atar. Bu iftira sonrası Proteus, Bellerophon’u öldürmek yerine ona zorlu görevler verir. Ancak ne var ki Yunan kahramanı Bellerophon hepsini başarıyla tamamlar. En sonunda, kibirle dolarak Pegasus ile Olimpos Dağı’na uçmaya kalkışır, ancak tanrılar onu cezalandırır. Pegasus, Bellerophon’u sırtından atar ve Bellerophon yaşamının geri kalanını yalnız ve perişan hâlde geçirir.
Jason
Jason, Yunan mitolojisinin ünlü kahramanlarından biridir ve özellikle Argonautlar Destanı ile tanınır. Thessalia kralı Aison’un oğludur ve genç yaşta, tahtı gasp eden amcası Pelias tarafından öldürülmekten kurtulmak için annesi tarafından saklanır. Yetişkinliğe eriştiğinde, Jason, tahtı geri almak için Pelias’a meydan okur. Pelias, ona imkansız bir görev vererek Altın Post’u Kolkhis’ten getirmesini ister.
Jason, bu tehlikeli görev için Yunanistan’ın en büyük kahramanlarından oluşan Argonautlar adlı bir ekip kurar. Argonautlar arasında Herakles, Orpheus, Castor ve Pollux gibi ünlü isimler yer alır. Jason ve Argonautlar, Argo adlı gemiyle birçok tehlikeli maceraya atılır. En sonunda Kolkhis’e ulaşan Jason, burada kral Aietes’in kızları Medea’nın yardımıyla Altın Post’u elde eder. Medea, büyü yeteneklerini kullanarak Jason’a yardımcı olur ve ikisi arasında büyük bir aşk doğar.
Görselin kaynağına ulaşmak için tıklayınız.
Ancak, Jason’ın hayatı zaferle dolu olduğu kadar trajedilerle de doludur. Medea ile birlikte Iolkos’a döner ve Pelias’ı tahttan indirirler, ancak Pelias’ın öldürülmesi üzerine Jason ve Medea sürgüne gitmek zorunda kalır. Korinthos’a yerleşen çiftin mutluluğu, Jason’ın kral Kreon’un kızı Glauce ile evlenmek istemesiyle sona erer. Medea, bu ihanete dayanamaz ve korkunç bir intikam alır, Glauce’yi ve Jason ile olan çocuklarını öldürür.
Jason’ın hikayesi, cesaret, kahramanlık ve trajik aşk temalarını işler. Onun Altın Post’u arayışı, mitolojinin en büyük epik maceralarından biri olarak kabul edilir ve Yunan mitolojisinin en etkileyici destanlarından biridir.
Jason ve Argonautlar’da olduğu gibi birçok Yunan Kahramanı hakkında yapılan filmlere göz atmak için;
Yunan Mitolojisi Filmleri | 25 Yunan Mitolojisi Filmi
Orpheus
Orpheus, Yunan mitolojisinin en büyük müzisyen ve ozanlarından biridir. Trakya kralı Oiagros ile ilham perisi Kalliope’nin oğludur. Orpheus, tanrı Apollon tarafından kendisine hediye edilen liri çalma konusundaki ustalığı ile tanınır. O kadar güzel müzik yapar ki, doğanın tüm unsurları; ağaçlar, hayvanlar ve hatta taşlar, müziğine hayran kalır ve onu dinlemek için toplanır diye anlatılır.
Orpheus’un en ünlü hikâyesi, karısı Eurydike’yi yeraltı dünyasından geri getirme çabasıdır. Eurydike, yılan sokması sonucu ölünce, Orpheus büyük bir acıya kapılır ve onu geri getirmek için Hades‘in krallığına, ölüler diyarına inmeye karar verir. Lirinin büyüleyici müziği ile yeraltı dünyasının tüm tehlikelerini ve Hades ile Persephone’yi etkileyen Orpheus, Eurydike’yi geri almasına izin verilmesini sağlar. Ancak, Hades ona bir şart koşar: Eurydike’yi yeraltı dünyasından çıkarırken, Orpheus arkasına dönüp ona bakmamalıdır. Tam yüzeye çıkmadan önce, Orpheus’un sabrı tükenir ve arkasına dönüp bakar, böylece Eurydike sonsuza dek kaybolur.
Görselin kaynağına ulaşmak için tıklayınız.
Bu trajik hikâye, Orpheus’un müziğinin gücünü ve sevgisinin derinliğini ortaya koyar. Orpheus, Eurydike’yi kaybettikten sonra büyük bir kedere kapılır ve yaşamının geri kalanını yalnız geçirir. Efsaneye göre, Orpheus sonunda Maenadlar tarafından parçalanarak öldürülür ve lirinin sesi, ölümünden sonra bile yankılanmaya devam eder.
Kadmos
Kadmos, Yunan kahramanlarından biridir ve Thebai şehrinin efsanevi kurucusudur. Fenikeli bir kralın oğlu olan Kadmos, kardeşi Europa’nın tanrı Zeus tarafından kaçırılmasından sonra onu aramak için yola çıkar. Ancak, uzun aramalar sonucunda kardeşini bulamayınca, tanrıların yönlendirmesiyle Yunanistan’a gelir ve burada Thebai kentini kurar.
Europa’nın Zeus tarafından kaçırılmasının hikâyesini okumak için tıklayınız.
Kadmos, Thebai’yi kurma yolunda birçok macera yaşar. En bilinen hikâyesi, tanrı Apollon’un kehaneti üzerine bir inek takip ederek uygun yeri bulması ve burada bir şehir kurmasıdır. Şehri kurmak için su bulmak amacıyla bir kaynağa gittiği zaman, kaynağı koruyan bir ejderhayla karşılaşır. Kadmos, ejderhayı öldürür ve tanrıça Athena’nın talimatıyla ejderhanın dişlerini toprağa eker. Bu dişlerden, silahlı savaşçılar (Spartoi) çıkar. Kadmos, bu savaşçıları birbirleriyle savaştırarak yalnızca beşinin hayatta kalmasını sağlar ve bu beş Spartoi, Thebai’nin ilk soylu ailelerinin ataları olur.
Görselin kaynağına ulaşmak için tıklayınız.
Kadmos’un hikâyesi, sadece bir şehrin kuruluşuyla sınırlı kalmayacaktır. Tanrılarla olan ilişkisi, özellikle tanrıça Harmonia ile evliliği, mitolojik anlatılarda büyük yer tutar. Kadmos ve Harmonia’nın düğünü, Olimpos tanrılarının katıldığı ve çeşitli tanrısal hediyeler verdiği efsanevi bir olaydır. Bu evlilikten doğan çocuklar ise Yunan mitolojisinde önemli roller oynar; özellikle kızı Semele, tanrı Dionysos’un annesi olarak bilinir.
Kadmos’un hayatı, birçok zorluk ve trajediyle doludur, ancak aynı zamanda bilgelik ve kahramanlıkla da örülüdür. Hayatının sonunda, Kadmos ve Harmonia, tanrılar tarafından yılanlara dönüştürülerek bir tür ölümsüzlüğe ulaşmışlardır.
Atalanta
Yunan mitolojisinin unutulmaz kahramanlarından Atalanta; güzelliği, hızı ve av yetenekleriyle adından söz ettirmiştir. Arcadia kralı Iasus’un kızı olan Atalanta, babasının erkek evlat isteği yüzünden daha doğar doğmaz Parthenius Dağı’na terk edilir. Ancak kaderin cilvesi, onu bir dişi ayının korumasına bırakır. Ayı tarafından büyütülen Atalanta, doğayla iç içe büyür, hayatta kalma becerileri kazanır ve zamanla usta bir avcıya dönüşür. Yıllar sonra avcılar tarafından bulunan Atalanta, insan topluluğuna geri döner ve inanılmaz hızıyla dikkatleri üzerine çeker.
Görselin kaynağına ulaşmak için tıklayınız.
Hatta bazı efsanelerde rüzgar tanrısı Zephyr’in ona yardım ettiği söylenir. Ok ve yay kullanmadaki ustalığıyla Kalydon domuzu avında önemli bir rol oynayan Atalanta, evlilik için kendisine talip olanları bir koşu yarışında geçmeleri şartına bağlar. Ancak bu yarışta yenilenler ölümle cezalandırılır. Sonunda Hippomenes, aşk tanrıçası Afrodit’in yardımıyla Atalanta’yı geçmeyi başarır ve onunla evlenir. Ne var ki, mutlulukları uzun sürmez; bir tapınakta seviştikleri için tanrıça Cybele tarafından aslanlara dönüştürülürler. Böylece Atalanta, özgürlüğüne düşkünlüğü ve aşkı uğruna ödediği bedelle mitolojide unutulmaz bir yere sahip olur.
Oidipus
Yunan mitolojisinin en trajik figürlerinden biri olan Oidipus, Thebai kralı Laios ile kraliçe İokaste’nin oğludur. Kehanetler, Oidipus’un babasını öldürüp annesiyle evleneceğini ve kral olacağını söyler. Bu korkunç kehanet yüzünden babası Laios, Oidipus’u bebekken ayak bileklerinden bağlatarak bir dağa terk eder. Ancak çobanlar tarafından bulunan Oidipus, Korinth kralı Polybos tarafından evlat edinilir. Yıllar sonra gerçek kimliğini öğrenen Oidipus, kehanetin etkisiyle Thebai’ye giderken babası Laios’u bilmeden öldürür.
Görselin kaynağına ulaşmak için tıklayınız.
Thebai kentini Sfenks’in bilmecesini çözerek kurtaran Oidipus, ödül olarak kraliçe İokaste ile evlenir ve kendi annesiyle evlenmiş olur. Kehanetin gerçekleşmesiyle yıkılan Oidipus, gerçeği öğrendiğinde gözlerini kör eder ve sürgün hayatı yaşamaya başlar. Kızı Antigone’nin yardımıyla yaşamını sürdüren Oidipus, sonunda tanrıların yardımıyla huzura kavuşur ve trajik bir yunan kahraman olarak mitolojide yerini alır.
Oidipus hakkında daha detaylı bilgi almak için tıklayınız.
Aeneas
Truva Savaşı‘nın efsanevi kahramanlarından Aeneas, tanrıça Afrodit ile Truvalı prens Ankhises’in oğludur. Truva’nın düşüşünden sonra tanrıların yardımıyla kaçmayı başaran Aeneas, oğlu Ascanius ve babası Ankhises’i de yanına alarak yeni bir yurt arayışına çıkar.
Görselin kaynağına ulaşmak için tıklayınız.
Bu zorlu yolculuk sırasında birçok badire atlatan Aeneas, Kartaca kraliçesi Dido ile tutkulu bir aşk yaşar. Ancak kader onu İtalya’ya yönlendirir ve Dido’yu terk etmek zorunda kalır. İtalya’ya vardığında yerel kral Latinus’un kızı Lavinia ile evlenen Aeneas, yerli halkla savaşmak zorunda kalır. Bu savaşlarda büyük kahramanlıklar gösteren Aeneas, sonunda İtalya’da yeni bir Truva kurar ve Roma İmparatorluğu’nun temellerini atar. Aeneas’ın bu destansı yolculuğu, Roma mitolojisinde önemli bir yere sahip olan Aeneid destanında anlatılır.
Meleagros
Kalydon kralı Oineus ile Althaia’nın oğlu olan Meleagros, Yunan mitolojisinde cesur bir kahraman ve avcı olarak bilinir. Doğumunun ardından kader tanrıçaları Moirai, Meleagros’un ömrünün şöminedeki odun parçası kadar süreceğini söylerler. Bunu duyan annesi Althaia, odun parçasını söndürerek saklar. Meleagros büyüdüğünde, Kalydon’u tehdit eden korkunç bir yaban domuzu gönderilir. Meleagros, Yunanistan’ın dört bir yanından gelen kahramanlarla birlikte domuzu avlamaya çıkar.
Görselin kaynağına ulaşmak için tıklayınız.
Atalanta’nın da katıldığı bu avda Meleagros, domuzu öldürmeyi başarır. Ancak domuza ait olan post ve dişler konusunda anlaşmazlık çıkar. Meleagros, Atalanta’ya aşık olduğu için ganimeti ona vermek ister. Bu durum Meleagros’un amcalarıyla arasında büyük bir kavgaya yol açar ve Meleagros amcalarını öldürür. Oğlunun bu yaptığını öğrenen Althaia, öfkeyle odun parçasını ateşe atar. Odun parçası yanarken Meleagros’un da canı tükenir. Böylece Meleagros’un ölümü hakkında ki kehanet gerçekleşmiş olur ve kaderin acımasızlığına kurban giden trajik bir kahraman olarak mitolojide yerini alır.
Ajax (Aias)
Salamis kralı Telamon’un oğlu olan Büyük Aias lakabıyla ve Truva Savaşı’nda Yunan ordusunun en güçlü ve cesur savaşçılarından biri olarak tanınır. Dev gibi cüssesi ve büyük kalkanı ile düşmanlarına korku salan Aias, savaş meydanında adeta bir kale gibi durur. Truva kahramanı Hektor ile girdiği teke tek dövüş, destanlara konu olacak kadar büyük bir mücadeledir.
Görselin kaynağına ulaşmak için tıklayınız.
Aralarındaki savaş o kadar uzun sürmüştür ki onları en sonunda tarafların habercileri durdurmuş ve berabere sonuçlanan bu savaşın sonunda, Ajax Hektor’a mor bir kurdele, Hektor ise kılıcını hediye etmiştir. Ancak savaşın sonunda Olimpos Dağı’nda Hepahistos tarafından dövülen büyülü Akhilleus’un zırhını Odysseus’a kaptırdığına inanarak deliye dönen Aias, önce bir sürü koyunu Yunan askerleri sanarak öldürür, gerçeği öğrendikten sonra da utancından kendi kılıcıyla intihar eder.
Diomedes
Antik Yunan mitolojisinde Argos kralı Tydeus’un oğlu olan Diomedes, Truva Savaşı’nın en önemli kahramanlarından biridir. Savaşta gösterdiği büyük cesaret ve yeteneklerle adından söz ettiren Diomedes, tanrıların da desteğini alarak düşmanlarına korku salmıştır. Athena’nın yardımıyla Truva’nın en güçlü savaşçılarından biri olan Hektor ile savaşmış, hatta Ares’i yaralamayı başarmıştır.
Görselin kaynağına ulaşmak için tıklayınız.
Savaşın dışında da maceralarıyla tanınan Diomedes, Odysseus ile birlikte Truva’nın kutsal Palladion heykelini çalmış ve Truva atı hilesinde önemli bir rol oynamıştır. Truva’nın düşüşünden sonra İtalya’ya yerleşen Diomedes, burada yeni şehirler kurmuş ve halkına liderlik etmiştir. Bazı efsanelere göre, tanrıların arasına katılarak ölümsüzlüğe erişmiştir. Diomedes; cesareti, savaş yetenekleri ve macera dolu hayatıyla Yunan mitolojisinde önemli bir yer edinmiştir.
Patroklos
Yunan mitolojisinde kahramanlarından olan Patroklos, kahraman Akhilleus’un en yakın arkadaşı, sırdaşı ve savaş yoldaşıdır. Bazı kaynaklarda kuzeni olarak da geçer. Genç yaşta babası Menoitios tarafından Akhilleus’un yanına gönderilen Patroklos, onunla birlikte büyür ve derin bir bağ kurarlar. Truva Savaşı sırasında Akhilleus, Agamemnon ile yaşadığı anlaşmazlık nedeniyle savaşa katılmayı reddeder. Truvalılar Yunan gemilerine kadar dayanınca Patroklos, Akhilleus’un zırhını giyerek savaşa katılır ve büyük bir kahramanlık gösterir.
Görselin kaynağına ulaşmak için tıklayınız.
Ancak Truva prensi Hektor tarafından Akhilleus’un kendisi sanılarak öldürülür. Patroklos’un ölümü, Akhilleus’u büyük bir kedere ve öfkeye boğar. İntikam yemini eden Akhilleus, savaşa geri döner ve Hektor’u öldürerek arkadaşının intikamını alır. Onun ölümü, Truva Savaşı’nın dönüm noktalarından biri olur.
Philoctetes
Yunan mitolojisinde kahramanı Philoctetes, Truva Savaşı’nın kaderini değiştiren önemli başka bir kahramanlarından birisidir.. Babası Poeas’ın Meliboea kralı olması sebebiyle soylu bir aileden gelen Philoctetes, aynı zamanda büyük kahraman Herakles’in yakın arkadaşıdır. Herakles’in ölümünden sonra onun meşhur yayını ve oklarını miras alan Philoctetes, bu sayede büyük bir savaşçı ve okçu hâline gelir. Ancak Truva Savaşı’na giderken Lemnos adasında uğradığı bir yılan saldırısı sonucu ayağından yaralanır. Yarası iyileşmeyen ve dayanılmaz acılar çeken Philoctetes, diğer Yunan savaşçılar tarafından Lemnos adasında bırakılır.
Görselin kaynağına ulaşmak için tıklayınız.
Yıllar sonra kehanete göre Truva’nın ancak Herakles’in yayı ve oklarıyla fethedilebileceği anlaşılınca, Odysseus ve Neoptolemos, Philoctetes’i bulmak için Lemnos’a giderler. Başlangıçta Yunanlara kızgın olan Philoctetes, sonunda ikna olur ve Truva’ya gider. Herakles’in silahlarıyla Paris’i öldüren Philoctetes, Truva’nın düşmesinde önemli bir rol oynar. Böylece, adada terk edilmiş olmasına rağmen kaderin bir cilvesi olarak Truva Savaşı’nın kahramanlarından biri olur.
Hector
Yunan kahramanları arasında bulunan Hektor, Truva Savaşı’nın en önemli kahramanlarından biridir. Truva taraflarında saf tutan Hektor’un en önemli düşmanları diğer Yunan kahramanları olmuştur. Truva kralı Priamos ile kraliçe Hekabe’nin en büyük oğlu olan Hektor, aynı zamanda Paris’in ağabeyidir. Truva’nın en büyük savaşçısı olarak kabul edilen Hektor, cesareti, onuru ve savaş yetenekleriyle tanınır. Truva Savaşı sırasında birçok Yunan kahramanını alt etmiş, hatta Akhilleus’u bile bir süre kaçmaya zorlamıştır.
Görselin kaynağına ulaşmak için tıklayınız.
Ancak Akhilleus, dostu Patroklos’un Hektor tarafından öldürülmesinin intikamını almak için savaşa geri dönmüş ve iki kahraman arasında geçen büyük düelloda Hektor, Akhilleus tarafından öldürülmüştür. Hektor’un ölümü, Truva Savaşı‘nın dönüm noktalarından biri olmuştur. Cesur ve onurlu bir savaşçı olan Hektor, düşmanları tarafından bile saygı görmüştür. Onun ölümü, Truva’nın çöküşünün habercisi olmuş ve Akhilleus’un intikamının da sembolü hâline gelmiştir.
Sizin de eklemek istediğiniz Yunan Mitolojisi Kahramanları varsa Yunan Kahramanları lütfen yorumlarda yazınız.
Yunan Mitolojisiyle ilgili bilgilenerek Yunan Mitolojisi Kahramanlarını daha iyi anlayabilmek için tıklayınız.
Yunan Kahramaları’nın yer aldığı Yunan Mitolojisi Filmlerini detaylı şekilde incelemek için tıklayınız.
Kendi İçine Yazar sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.